diyarbakır
 
  googlede ara
  anket
  haberler
  Galeri
  sayısal loto
  videolar
  rüya tabirleri
  canlı tv
  radyo
  türkçe-ingilizce sözlük
  hava durumu
  tvde bugün
  özlü sözler
  oyunlar
  msn arama
  müzikler
  şiir dinle
  iller tanıtımı
  gazeteler
  uydudan yerini gör
  film
  tamindir
  bilgi yarışması
  hesap makinesi
  DİYARBAKIRI TANIYALIM
  FİZİK KONU ANLATIMI
  => vektörler
  => kuvvetler
  => moment
  => agırlık merkezi
  => basit makineler
  => atom modelleri
  => kuantum fizigi
  => ışık dalgaları
  => elektronlar
  => ışık hızı
  => genleşme
  => basınç
  DOSTLAR
  grup yorum bir ülkeyi yangın sarar
kuvvetler
KUVVETLER Cisimlerin hareket durumlarını veya şekillerini değiştirebilen etkiye kuvvet denir. Etki ettiği cismin şeklini değiştirmesi ve esnek cisimlerin uzayıp sıkışması gibi olaylar, kuvvetin statik etkisinin sonucudur. Duran cismi hareket ettirmesi, hareket halindeki cismin hızında değişiklik yapması, kuvvetin dinamik etkisinin sonucudur. Kuvvet vektörel bir büyüklük olduğundan, vektörlerin bütün özellikleri kuvvetler için de geçerlidir. SI birim sisteminde kuvvet birimi newton (N) dur. Dinamometre Kuvvet dinamometre ile ölçülür. Esnek yaydaki uzama miktarı, dinamometreye asılan cismin ağırlık kuvveti ile doğru orantılıdır. Dolayısıyla yaydaki uzama, kuvvetin büyüklüğünün bir ölçüsü olarak alınabilir. Örneğin 10 N ağırlıklı cisim asıldığında yay 1 mm uzuyorsa, 50 N ağırlıklı cisim asıldığında yay 5 mm uzayacaktır. Ağırlık bir kuvvet olduğundan, kütlesi m olan bir cismin ağırlığı G = mg dir. Buradaki g yerçekim ivmesi olup ölçümün yapıldığı yere göre değişebilmektedir. Bileşke Kuvvet İki ya da daha fazla kuvvetin yaptığı etkiyi tek başına yapan kuvvete bileşke kuvvet denir. Kuvvetlerin herbirine ise bileşke kuvvetin bileşenleri denir. Bileşke kuvvet R sembolü ile gösterilir. a) Aynı Doğrultudaki Kuvvetlerin Bileşkesi Aynı noktaya uygulanan ve aynı yönlü olan kuvvetlerin bileşkesinin büyüklüğü, kuvvetlerin cebirsel toplamına eşittir. R = F1 + F2 dir. Bu durumda kuvvetler arasındaki açı a = 0° olduğundan bileşke kuvvetin şiddeti maksimum değerde olur. Aynı noktaya uygulanan kuvvetler zıt yönlü iseler bileşke kuvvetin şiddeti, vektörlerin şiddetinin yine cebirsel farkına eşit olur. R = F1 – F2 dir. Kuvvetler zıt yönlü iken aralarındaki açı a = 180° olduğundan bileşke kuvvetin şiddeti minimum değerde olur. İki kuvvetin bileşkesinin büyüklüğü, kuvvetlerin cebirsel toplamından büyük ,farkından küçük olamaz Kuvvetler arasındaki açı büyüdükçe bileşke kuvvetin şiddeti azalır b) Kesişen Kuvvetlerin Bileşkesi Vektörlerin toplanmasında ve çıkarılmasında anlatılan tüm özellikler kuvvetler için de aynen geçerlidir. Şekildeki F1 ve F2 kuvvetlerinin bileşkesi yani vektörel toplamı, uç uca ekleme ya da paralelkenar metoduyla bulunur. Kuvvetlerin şiddetleri F1 ve F2, aralarındaki açı a ise, bileşke kuvvetin şiddeti bağıntısından bulunur. ÖSS sınavında gelen sorularda bu bağıntı kullanılarak soru gelmektedir.Ancak bu bağıntı çıkarılan özel durumlarla ilgili sorular gelmektedir. 1. Kuvvetler eşit büyüklükte ve aralarındaki açı a = 60° ise, bileşke kuvvetin şiddeti 2. Eşit büyüklükteki kuvvetler arasındaki açı, a = 120° ise bileşke kuvvetin şiddeti kuvvetlerden bir tanesinin şiddetine eşittir. 3. F1 ve F2 kuvvetleri arasındaki açı 90° ise, bileşke kuvvetin şiddeti pisagor bağıntısından bulunur. Eğer kuvvetlerin şiddetleri eşit ise, bileşke kuvvetin büyüklüğü Duran cisimler, üzerine etkileyen kuvvetlerin bileşkesi yönünde harekete geçer. Kuvvetlerin Dengesi Cismin bir noktasına aynı doğrultulu eşit şiddette ve zıt yönde iki kuvvet uygulandığında, bu kuvvetler birbirini dengeler. Yani bu kuvvetlerin bileşkesi sıfır olur. Buna göre, bir cisme uygulanan bütün kuvvetlerin bileşkesi sıfır ise cisim dengededir. Cismin dengede olması demek ya durması, ya da sabit hızla gitmesi demektir. Şekildeki cisme F1 ve F2 kuvvetleri uygulandığında cismin dengede kalabilmesi için, bileşke kuvvetin uygulandığı noktaya bileşke kuvvete eşit şiddette ve zıt yönlü bir kuvvet uygulanmalıdır. Bu kuvvete dengeleyici kuvvet denir. Bir cismin dengede kalabilmesi için uygulanan kuvvetlerin bileşkesi sıfır olmalıdır. SF = 0 olmalıdır. Ayrıca kuvvetler x ve y eksenlerine bileşenler ayrılarak taşınırsa, x ve y eksenlerindeki kuvvetlerin bileşkesi ayrı ayrı sıfır olmalıdır. SFx = 0, SFy = 0 olmalıdır. Lami Teoremi Kesişen üç kuvvet dengede ise,kuvvetlerin, karşılarındaki açıların sinüslerine oranı sabittir. Buna göre; Bu bağıntıya göre, kesişen üç kuvvet dengede ise, küçük açının karşısındaki kuvvet büyük, büyük açının karşısındaki kuvvet ise küçüktür. Etki – Tepki Prensibi Her etkiye karşı eşit ve zıt yönlü bir tepki uygulanır. Etki kuvvetinin büyüklüğü ile tepki kuvvetinin büyüklüğü eşit fakat zıt yönlüdür. Şekildeki cisim, zemine ağırlığı kadar bir etki uygularsa, zeminde cisme o büyüklükte bir tepki kuvveti uygular. Fetki = – Ftepki G = – N dir. Şekildeki ip iki ucundan eşit büyüklükteki F kuvvetleri ile çekilirse, ipteki gerilme kuvveti yine F olur. Ayrıca ipin bütün noktalarındaki gerilme kuvveti aynı değerdedir. Maddelerin Esnekliği Maddeler üzerine bir kuvvet uygulanırsa şekillerinde az veya çok bazı değişmeler olur. Esnek bir yay iki ucundan çekilirse uzar, iki ucundan sıkıştırılırsa kısalır. Sünger gibi esnek cisimlerin şeklinde daha fazla değişme olur. Çelik çubuğun bir ucu sabitlenip diğer ucundan bir kuvvet uygulanırsa çubuk eğilir, kuvvet kaldırılırsa, eski halini alır. Cisimlerin şekillerini değiştirici kuvvet ortadan kaldırıldığında tekrar eski halini alan maddelere esnek maddeler denir. Şekildeki metal telin bir ucu duvara sabitlenip diğer ucuna cisimler asıldığında veya kuvvet uygulandığında, telde uzama olur. Teldeki uzama miktarı, a) Telin boyu ile doğru orantılıdır. b) Telin kesit alanı ile ters orantılıdır. c) Telin ucuna uygulanan kuvvet ile doğru orantılıdır. d) Uzama miktarı ayrıca telin cinsine de bağlıdır. Örneğin, ilk boyu ve kesit alanı aynı olan çelik ve bakır tele aynı büyüklükte kuvvet uygulanırsa, bakır tel çelik tele göre daha fazla uzar. Esnek bir yayın ucuna G ağırlıklı bir cisim asılırsa yay uzar. Daha ağır bir cisim asıldığında ise yay daha fazla uzar. Yani yaydaki uzama miktarı yayı geren kuvvet ile doğru orantılıdır. F = – k . x olur. Burada x : yaydaki uzama veya sıkışma miktarı k : Yay sabiti olup yayın cinsine ve uzunluğuna bağlıdır. Formülün önündeki (–) işareti F vektörü ile x vektörünün zıt yönlü olduğunu gösterir. Büyüklük hesabı yapıldığında (–) işareti dikkate alınmaz.
 
   
GÜNÜN SORUSU  
  Günün birinde bir padişahın kızı evlenecek olmuş. Düğün hazırlıkları sırasında Padişah Vezirini çağırıp kızının çeyizi için altın yaptırmasını istemiş.
Ama 10 tane kuyumcudan 10'ar gramlık 10 adet altın yaptırmasını istemiş.
Bir süre sonra kuyumcular altınları hazırlayarak sarayda toplanmışlar. Fakat habercilerden biri, bir kuyumcunun altınaları 1'er gram eksik hazırladığını Padişaha ispiyonlamış. Bunu duyan Padişah sinirlenerek Vezirini yanına çağırmış.
Vezir bu ne rezalet demiş, bu rezaleti temizlemen için seni bi testten geçirecem demiş.
Vezire bir tane tartı vermiş ve demiş ki sadece 1 kez tartma hakkın var ya hile yapan kuyumcuyu bulursun ya da kelle demiş.
 
İYİMSER OLMAK  
  Hastahanenin bir koğuşunda üç kötürüm bulunuyordu.Bunlardan
koğuşa ilk gelen pencerenin önüne,ikincisi ortaya,üçüncüsü ise kapı
kenarına yatırılmıştı.
Ortadaki hasta iyimser bir adam olduğu için,neşeli konuşmalarıy-
la ötekileri eğlendiriyor ve kederlerini azaltmaya çalışıyordu.
Soğuk bir kış gecesi,pencerenin yanındaki hasta öldü.Onu kaldırdık-
tan sonra ortadaki hastayı pencerenin önüne,kapının yanındakinide
ortaya yatırarak,boşalan yere yeni bir hasta getirdiler.
Pencerenin önüne alınan iyimser hasta,dışarıda gördüklerini anlatmaya
başladı.
Yol kenarındaki parkı,dev çınar ağaçlarını,cıvıldaşan kuşları
işlerine koşan insanları,neşeli çocukları ve karşı dağlardaki çiçek
dolu tarlaları uzun uzun anlatarak,çaresiz durumdaki arkadaşlarını
rahatlatıyordu.Adam kısa bir süre sonra,gelip geçenlere isimler tak-
maya başladı.Öteki hastalar,artık sabah işe gidenlerin,seyyar satıcı-
ların ve akşam vakti yorgun argın eve dönenlerin öykülerini dinleye
dinleye,onları gözleri önünde canlandırıyordu.
Kısa bir süre sonra hastahanenin ruha ağırlık veren havası dağıl-
mış ve türlü geçmek bilmeyen can sıkıcı saatleri tatlı öyküler doldur-
muştu.Bir gün ortadaki hastanın aklına bir fikir geldi.Eğer pencere-
nin önündeki hastaya birşey olursa oraya kendisi geçecek ve onun öy-
külerini dinlemektense,dışarıdaki renkli ve canlı yaşamı kendi göz-
leriyle görecekti.Bu düşünce günlerce kafasına yer etti.Yattığı yer-
den hep bunu düşünüyor ve çareler araştırıyordu.Sonunda onuda buldu
Pencerenin önündeki hastaya bazen kalp krizleri geliyordu.Adam bu
durumda komodinin üzerindeki ilacına güçlükle uzanıyor ve odada hasta
bakıcı olmadığından ilacı kendisi alıyordu.
Bir gece,pencere önündeki hastaya yine bir kriz geldiğinde,ortadaki
hasta büyük bir gayretle doğrularak onun ilacını devirevirdi.Şişe
yere düşmüş ve paramparça olmuştu.Ertesi sabah,pencerenin önündeki
hastayı ölü buldular.Ve onu kaldırdıktan sonra,ortada yatan hastayı
cam kenarına geçirdiler.Adam göreceği manzaranın heyecanıyla dışarıya
baktığında beyninden vurulmuşa döndü.!
Pencerenin bir kaç metre ötesinde,simsiyah bir duvardan başka
hiç birşey yoktu..

 
kuru kemik kaldın daha nereye koşuyon böyle?  
   
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol